Adı Milliyetçi Hareket Partisi, Boyabat Belediye Başkan adayı olarak geçen Mustafa Meftun Çağlar, Facebook üzerinden konu ile ilgili açıklama yaptı.
Mustafa Meftun Çağlar, yaptığı açıklamasında; “Saygıdeğer dostlarım, cümle sevdiklerim…
Yaklaşan yerel seçimlerle alakalı olarak aşağıdaki açıklamaları yapmak sizleri bilgilendirmek açısından bir zaruret halini almıştır.
Ancak konunun detayına girmeden aşağıda yer alan Veysel Karânî Hazretlerinin kıssasını okumanız burada yazamadıklarım da dâhil olmak üzere aşağıda yapacağım açıklamalara temel teşkil edecek ve beni daha iyi anlamanızı sağlayacaktır.
“Veysel Karânî Hazretleri’nin İhtiyâr bir annesi vardı. Gözleri görmez, el ve ayakları hareket etmezdi. Veysel Karânî Hazretleri gündüzleri deve çobanlığı yapar, aldığı ücreti kendisinin ve annesinin nafakasına harcardı. Onun en önemli vasfı, Peygamberimize (A.S) aşkı, ibadete canla başla devamı ve annesine saygısıydı; annesine çok hizmet edip, hayır duâsını almıştır. Veysel Karânî Hazretleri, Resûlullah efendimizi (A.S) görmeği çok arzu ediyordu. Defalarca Peygamber efendimizi (A.S) görmek için annesinden izin istemiş ancak annesi, kendisine bakacak kimsesi olmadığı için izin verememiştir. Annesinin izin verememesi sonucu Veysel Karânî Hazretleri Sahabe sıfatı alamamış ama annesine karşı göstermiş olduğu saygı ve hizmet neticesinde Peygamber (A.S) efendimizin övgüsüne mazhar olmuş ve Peygamber efendimiz (A.S) kendi hırkasını Hz. Ömer (R.A) ve Hz. Ali (R.A) efendilerimiz eliyle Veysel Karânî Hazretlerine hediye etmişlerdir.”
Yerel seçimlerin yaklaşması ile birlikte Boyabat Belediye Başkan Adayı olmam hususunda başta MHP’li olmak üzere siyasetin her kesimindeki hemşerilerimiz aday olmam yönünde uzun süredir taleplerini şahsıma iletmekte ve ben de her seferinde özel şartlarımın aday olmaya uygun olmadığını ifade ederek bu teklifleri net bir şekilde geri çevirmekte idim.
Ancak 16.11.2018 Cuma günü hatırını kıramayacağım bir büyüğümün beni telefonla arayarak MHP Boyabat Belediye Başkan Adayı olmam yönündeki talebi iletmesi ile birlikte benim için kapanmış bir meseleyi bir kez daha yakın çevrem ve ailemle istişare etmek üzere kendilerinden süre talep ettim.
Geçen süre zarfında ailem, yakın çevrem ve gönül dostlarımla uzun uzun istişarelerde bulundum. Uzun süreli tefekkürlerimde Allah’a (C.C) böylesi önemli bir kararda beni bana bırakmamasını, Boyabat, ailem ve benim için hayırlı olan karar hangisi ise gönlüme onu düşürmesi için dualar ettim.
Uzun süreli tefekkürlerimde Büyük Türk Milliyetçisi merhum Hüseyin Nihal ATSIZ beyin;
Kahramanlık ne yalnız bir yükseliş demektir,
Ne de yıldızlar gibi parlayıp sönmektir.
Ölmezliği düşünmek boşuna bir emektir;
Kahramanlık; saldırıp bir daha dönmemektir.
Dizeleri hep aklımda idi, çünkü bu güne kadar girdiğim hiç bir uğraşa sonucunun kazanmak ya da kaybetmek olmasına bakarak girmemiştim. Benim için her zaman esas olan inandığım Ülkü yolunda yüksek vazife şuuru ile hareket edebilmek, sefere talip olup neticesini Allah’tan (C.C) beklemek olmuştur. Çünkü böylesine önemli hizmetler neticesinde ahretimizi ya mamur ya da rezil edeceğimiz şuuruna çok şükür ermiş bulunuyoruz. Dünyalık hiçbir makamı kazanmak benim başımı göğe erdirmeyeceği gibi kaybetmek te beni çukura gömmeyecektir. İnandığım mücadeleyi vermiş olmanın huzuru ile sonucu her zaman tevekkül ile karşılamışımdır.
Ancak hepinizin de takdir edeceği gibi böylesine önemli bir vazifeye atılırken her şeyden önce aile büyüklerinizin rızasını alabilmek işin temel taşıdır. Allah’ın (C.C) rızası her şeyden önce anne ve babanın rızasında olduğu inancımız gereğidir. Böylesi önemli bir uğraşa atılırken büyüklerin rızası alınmamışsa bunun ne bana, ne aileme ne de Boyabat’a bir faydasının olamayacağını takdirlerinize sunuyorum.
Sonuç itibarı ile ailem, yakın çevrem ve gönül dostlarımla yapmış olduğumuz istişareler, özel şartlarımın bu dönem aday olmak için hiçte uygun olmadığı kararını teyit etmiştir.
16.11.2018 günü Aday olmam hususunda beni arayan değerli büyüğüm ile de dün akşam yapmış olduğum görüşmede kendisine içinde bulunduğum şartların aday olmam noktasında uygun olmadığını izah ederek affımı talep ettim. Kendileri büyük bir olgunluk ile bana anlayış göstererek mazeretlerimi kabul ettiler ve şu aşamada istifa etmeme gerek olmadığını söylediler.
Aldığımız kararın İnşallah cümlemizin hayrına olması en büyük dileğimdir.
Aday olmam yönünde beni böylesine önemli bir göreve layık gören toplumumuzun her kesiminden gönül dostlarıma ve bil hassa MHP’nin her kademesinde ve tabanında yer alan gönül dostlarıma sonsuz şükranlarımı arz ediyorum.
Siyaset uzun soluklu bir yol olup ömrümüz yeter ve bir gün şartlarım el verirse 3 Hilalli sancağımızı yeniden taşıyabilmek şerefini bana bahşetmesi Allah’tan (C.C) dileğimdir.
Bir gün, yerin üstüne gece örtüldüğünde,
Binlerce tutsak bozkurt ipten kurtulduğunda,
Mahşeri çığlıklarla gökler yırtıldığında,
Bu, bizim dönüşümüz, destanımız olacak,
Doğmamış çocuklara şerefimiz kalacak,
Ey, öz çocuklarının boynunu sıkan düzen,
Hak kırbacı ile halkın canını yakan düzen,
Devşirme dervişlere tekke bırakan düzen,
Her hesabın bir tersi, her zulmün süresi var,
Bir tilki hükmü varsa, Bir de kurt töresi var,
Bir BOZKURT Töresi Var.
Saygılarımla.
21.11.2018 / Kars
Mustafa Meftun ÇAĞLAR” dedi.
Bir yanıt bırakın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.