Erbakan’ın hayatı ve siyasi yaşamıyla ilgili slayt gösterimi ve Kuran’ı Kerim tilavetiyle başlayan programda konuşan Eğitimci Yazar Cihat Özkaptan, Necmettin Erbakan’ın hayatından kesitler sundu. Özkaptan; “Sevgili ve rahmetli Erbakan hocam benim halamın oğludur. Yani biz rahmetli Erbakan hocamla hala dayı çocuklarıyız. Babası hakim olması sebebiyle Sinop’a gelmiş ve burada benim halamla bir izdivaç yapmıştır.
Erbakan hocamız da 29 Ekim 1926 yılında Sinop’ta doğdu. Sonrasında ise babasının devlet memuru olması sebebiyle önce Kayseri sonra Trabzon’a gitti. Kendisi ile birlikte 3 kardeşi daha var. Trabzon sonrasında hocamızın hayatı babası İstanbul’a tayin olduğu için İstanbul’da devam etti. Ben hocamla çok yakın çalışma içerisinde olmadım. Çok az görüşmelerim olmuştu. Ama şunu söyleyebilirim 2000’li yıllardan sonra Ankara’da yaptığı tüm toplantılara katılma şansım oldu ve kendisini bu vesile ile daha yakinen tanıdım. Bana hocamı anlatın dedikleri zaman, çok zorlanıyorum. Çünkü onu anlatmak çok zor. Bahsedilen kişi bir dava adamı. Bu dava da dünyanın en kutsal davası. Bu dava Allah ve Resulünün davasıdır. Hocamın savunduğu dava atalarımın Nizam-ı Alem dediği davadır. Bu davanın savunuculuğunu yapan bir kişiyi anlatmak o kadar kolay olmasa gerekir” dedi.
28 ŞUBAT’TA EN BÜYÜK ACIYI ERBAKAN HOCAMIZ YAŞADI
Programda daha sonra söz alan AK Parti Sinop Milletvekili Nazım Maviş, Necmettin Erbakan ile ilgili hatıralarını paylaştı. Siyasi yaşantısına başlamasında örnek aldığı isim olan Necmettin Erbakan’ın 28 Şubat sürecinde yaşadığı zorlukları ve bu zorluklara rağmen verdiği mücadeleden vazgeçmeyişinin hikayesini anlatan Maviş, Erbakan’ın Türkiye’nin kalkınması için verdiği mücadelenin hayatı boyunca devam ettiğini ifade etti. Maviş; “Boyabat İmam Hatip Lisesinde öğrenci olduğum zamanlardı. 1985 yılı. Necmettin Erbakan ismini sürekli duyuyorduk. Tabi o dönemlerde siyasi yasaklar vardı. Bu siyasi yasaklardan dolayı bu ismi sadece anne babalarımızdan, bazı çevrelerden ve İmam Hatip Lisesinde okuduğumuz için buradaki Erbakancı hocalardan duyuyorduk. Bir gün dediler ki, Boyabat’tan bir otobüs bir otobüs de Sinop’tan kalkacak, Ankara’da Necmettin Erbakan diye birisi varmış, onu ziyaret edeceklermiş. Rahmetli hocamız siyasi yasaklı olduğu için herhangi bir siyasi partide görev alamıyor. Bunun yanı sıra 80 ihtilalinden sonra konulan yasaklar çerçevesinde siyasi demeç de veremiyordu. 80 ihtilalinin ortaya koyduğu acımasızlıklardan bir tanesi de buydu. Biz de Sinop’un farklı ilçelerinden dört arkadaş, kendimizce Ankara’ya gideriz gezeriz diye düşündük. Hani daha lise birinci sınıf öğrencisiyiz. Erbakan’ı ziyaretten çok Ankara’da gezme fikri bize daha bir cazip geldi. Biz bu organizasyona dahil olduk otobüse bindik, gece geç saatlerde Erbakan hocamızın Ayrancı’da bulunan evine geldik. İçeri girdiğimizde kalabalık bir grupla karşılaştık.
Türkiye’nin çeşitli illerinden bizler gibi gelenler vardı. Biz hani Ankara’ya gezme niyeti ile gidiyorduk, ama oradan çıktığımızda Erbakancı olarak çıktık. Rahmetli hocam ile bir vesile ile konuşurken kendisine, 15 yaşından bu yana dağa taşa sizin isminizi yazmaya çalıştım demiştim. Kendisi ile ikinci karşılaşmam ise siyasi yasakların kaldığı zaman olmuştu. Kendisi yasakların kaldırıldığı zaman Boyabat’ta bir konferans vermişti. Tabi biz bu konferansı dinlediğimizde Erbakancılığımız biraz daha perçinlendi. Bizim yaşadığımız inanç seli tarifi mümkün olmayan bir şeydi. Hayatımızın bugüne kadar olan bütün safhaları o günlerde öğrendiğimiz idealleri hayata geçirmek üzere oldu. Hocamızın doğumu 29 Ekim, vefatı ise 28 Şubat’ın arifesidir. Bunlar ilginç tevafuklardır. 28 Şubat’ın savunan adamı ile ilgili unutmadığımız en önemli sahne; o saatlerce süren 28 Şubat toplantısı esnasındaki fotoğraf karesidir. Yanaklarından akan boncuk boncuk terler, bizim hiç unutamadığımız bir karedir. O günlerde hepimiz acılar yaşadık ama en büyük acıyı Erbakan hocamız yaşadı. Erbakan Hocamızın önünü her zaman tıkamaya çalıştılar. Hocamız, Almanya’dan kendisine gelen tüm teklifleri reddederek ülkesine ve milletine hizmet etmeyi sürdürdü. Erbakan Hocamız, her daim ülkeyi kalkındırmak istiyordu. Ülkemize her zaman hizmet için çalıştı fakat bazı şer odakları onu durdurmaya çalıştı. Yaşadığı çok zorlu dönemlerin ardından siyasete girdi ve birçok üstün başarıyı elde etti. Erbakan Hocamızın mücadele azmi hiç bitmedi ve hocamız mücadelesinde hiç pes etmedi. Kıbrıs Barış Harekatı’nın temelleri Erbakan Hocayla yapıldı. Erbakan, İslam Birliği’ni kurmayı hedefledi” diye konuştu.
Yapılan konuşmaların sonrasında “Halep’te insanlık ölmesin” sloganıyla gerçekleştirilen kampayaya destek olan Gerze Anadolu İmam Hatip Lisesi, Seyit Bilal İmam Hatip Ortaokulu, TÜGVA ve İHH’ya plaket takdim edilmesi ile program sona erdi.
Kaynak : Vitrin Haber
Bir yanıt bırakın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.