Merhabalar Dostlar
Bundan 1 hafta kadar önceydi bir köylüm bizi ailecek Boyabat daki evine iftara davet etti. Bizlerde bu davetine icabet ettik.
Birlikte yemeğimizi yedik çayımızı içtik muhabbetimizi sohbetimizi yaptık ve köyümüze dönmek üzere kalktık. Saat 23.00-24 00 arası falandı. Davete gittiğimiz ev Çamlıca Mahallesindeydi. Dışarı çıktığımızda hanım ve çocuklar hadi bizi köprübaşına kadar biraz gezdir köye öyle gidelim dediler.
Bende hay hay dedim dışarıda hava çok güzel cadde ve kaldırımlarda oldukça hareketliydi. Hastane kavşağından sağa dönüş yaptım çarşı istikametine doğru yavaş yavaş ilerlemeye başladım. Gece geç saat olduğu için ışıklar sadece ikaz durumunda kırmızı yanıp söner durumdaydı.
Işıkları bu şekilde geçtikten sonra ilerimde daha yoğun bir kalabalık ve yol içerisine 1.2. hatta 3. Sıraya park edilmiş araçları gördüm. Sağ şeritten devam ettiğim yolumu en sola kadar değiştirdim ve pür dikkat yoluma devam ederken yolun içine rastgele park etmiş araçların arasında bir çocuk fırladı önüme. Zor toparladım ama yüreğimde ağzıma geldi elim ayağım titremeye başladı.
Ramazan etkinlikleri çadırlarından karşı tarafa park istikametine geçiyordu sanırım. Sonra yoluma devam ettim dört yol istikametine geldiğimde yoğunluk azaldı köprübaşına geldiğimde ilçe neredeyse uyuyan sessiz kente dönüştü.
Sonra düşündüm İlçe emniyet merkezinden ileriye doğru oluşmuş bir yoğunluk zaten var keşke Ramazan etkinlikleri eski otogar civarına veya Pazar Caddesi eski mezbaha istikametine doğru düşünülseydi dedim. Böyle olduğunda hem buralarda da bir canlılık olur sadece bir noktaya sıkıştırılan yoğunluk şehrin diğer yakasına kadar uzayarak hem araç trafiğinde hem yaya trafiğinde de bir rahatlama olur dedim.
Bende gece gece böyle bir korku yaşamamış olurdum. Affınıza sığınarak duygu ve düşüncelerimi sizlerle paylaştım… Saygı ve Sevgilerimle…
Veysel Ahtıvar
Göve Köyü Muhtar
Bir yanıt bırakın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.